Şimdi çocuk olmak vardı mavi gökyüzüne bakmak uçurtmalar uçurmak , balonlar bırakmak vardı gökyüzünde , bahar bahar açmak , masalların içinde yitip öykülerin içinde filizlenip romanların içinde kahraman olup şiir şiir açmak vardı ... Televizyondaki şirinlerin şirinesi , dışarıda oyun oynamak büyümenin tadını çıkarmak.Çocukluk nedir ki sizce? Çocukluk o anda yaşadığım yerde gökler mavi hayallerim pembeydi. Şuan sorsalar bana en çok ne istersin diye çocukluğumu derim çünkü çocukken her şeyin sahibi olmak için büyümek isterdik. Büyüdük; Şimdi her şeyden uzak olmak için hep çocuk kalmak istiyoruz .Büyümeyi istemem çünkü büyüdükçe yüzümde gamzelerimin çıktığı gülüşüm kaybolacak ve istediğim zaman ağlayamayacağım . Çocukluğun en güzel yanı gülmek ve ağlamaktır çünkü her çocuk hazinedir . Bu hazinenin doğru şekillenmesi için değeri artacak ve ışıltısı önce etrafını ve sizleri , sonra yaşadığı toplumu ve çevreyi adınlatacaktır.Çocuk olmak hiçbir şeye benzemez bu hayatta , küçücük bir tebessüm her şeye bedeldir.Çocuklukta ne yaşadıysanız kardır çünkü ileride büyüdüğünüz zaman çocukluktan kalan resimlere baktığınız zaman siyah , beyaz , soluk ve siliktir.Oysa bunun değeri geçirdiğiniz zamanın kıymetini bilmediğiniz için ve çocukluğunuzu doyasıya yaşayamadığınız için , ama bunun sebebi siz değilsiniz ya bu hayatı yaşamak zorunda kaldığınız için ya da bu hayatı siz farkında olmadan seçtiğiniz için.Oysa gökyüzü gibi bir
şey bu çocukluk , hiçbir yere gitmez; sahiden de hiçbir yere gitmiyor , elimizden tutmuş gibi her yere geliyor bizimle . Herkesin çocukluğunu yaşayamamış olması ‘ona elleme , şuna elleme’dedikleri için içimizde kaldı halbuki ne olacaktı ki yani elleseydik .İşte bu yüzden yüreğimiz hep ÇOCUK kaldı.Çocukken pamuk helvaya yapışmış suratım... Elma şekerine bulanmış yüzüm... Otururken ayaklarımın yere değmediği günleri özledim. Çocukluğumun en güzel yanıydı ; Uğur böceklerinin uğur getireceğine inanmak.Benimde koşup oynamak , düştüm zaman dizimdeki yarayı saran annemle , kahkalarımı içten , hayallerimin peşinden koşmak hakkım. ‘Ona elleme , şuna elleme demekler beni durduramassınız çünkü ben çocuğum ve beni kısıtlayamassın. Elimde beni çocuk yapan haklarımı alamassınız çünkü çocuklar kanadı kırık bir kuşa benzer , kendilerini özgür sanırlar ama aslında onlara bu duyguyu hissettiren şey çocukluktur ve durmaz , durdurulamaz .İçindeki sesi bastıramıyorsan eğer bilki çocukluğunu elinden almışlardır.Çocukluğumuz öyle fakirdi ki , ecel gelse alamazdı. Ona o kadar değer veriyorduk çünkü bizi biz yapan tek şeydir o ve o bizim en temel hakkımız ve bir kuş gibi özgür olup hayatın derin yaralarına göğüs germeyi , hayatı acısıyla tatlısıyla tadını çıkararak yaşamayı , dolu dolu bir çocukluk yaşamak için.Çocukluğumu geri verin bana , verin ki hiçbir şey düşünmeden uykuya daldığım gecelere olan özlemimi gidereyim , verin ki güzel bir gülü karanlıktan kurtarayım , verin eve giren o sıcak güneşi ışığa dönüştüreyim , verin ki mutlu olayım . Çok mu şey istiyorum sizden. Bunca şeye rağmen Söyleyin!.. Ben hala çocuk muyum?